Diyet ne demek? Beslenme şekli, beslenme planı demek. Yıllarca plansız beslenen, yenebilir her şeyi yemek olarak kabul eden, her türlü diyeti yapan, kilolar alıp veren, nihai kilosu (doğum sonrası hariç) hep normal / normale yakın olan biriyim. Gene de kendimi şişman görürüm. "Beden - imaj algısı bozukluğu" şeklinde bir tanı bile almışlığım var.
Herkes şişman değilsin der, ben kendimi beğenmem. Aynaya bakar ağlarım. Zayıflık = güzellik sanırım. Diyetisyenlerle çalışırım, kilo veririm. Gene de beğenmem.
Bilinçaltından düzeltilmesi gerektiğini anladıktan sonra bununla ilgili bir çok kitap okudum, işe yarayanlar oldu, yaramayanlar oldu.
En sonunda ne mi oldu?
Allah'ın bu söyleyeceklerimi ben mi söylüyorum inanamıyorum ama: Nihayet anladım ki, en iyi diyet size en iyi gelen diyet (yani beslenme şekli)... Dukan diyeti, Karatay diyeti, kalori diyeti, ot diyeti, bok diyeti... sonunda anladım ki, benim bedenim karbohidratları tolere edemiyor. Sindiremiyor yani.
Bana en iyi gelen diyet, karbohidrattan kısıtlı, protein ağırlıklı, bolca sebze ve ot içeren, meyve içeren ama az içeren, yüksek glisemik indeksli gıdaları içermeyen bir diyet.
Çünkü benim asıl anlaşamadığım, aslında kilolarım değil karnımdaki şişkinlik(miş) meğer. Diğer Türklerin çoğu gibi ben de karbohidratları sindiremiyormuşum ve yemediğimde de rahat ediyormuşum. Tatlı pasta bol şekerli meyveler ekmek vs yediğimde karnım bir davul olduğundan kıyafetlerim dar geliyor, karnım ağrıyor ve kendimden bu nedenle nefret ediyormuşum.
Evet, sevgili Dr Canan Karatay, bana bunu biraz geç de olsa siz öğrettiniz, farkettirdiniz.
Karatay'ın beslenme önerilerinden bahsedip dersler verecek değilim. Kitapları çerez gibi satılıyor zaten, herkesin evinde de var sanırım.
Artık akıllanmış biri olarak Karatay diyeti yapıyorum falan da demeyeceğim. Sadece, Karatay'ın önerdiği beslenme şeklini vücudum çok iyi kabul etti ve tolere etti diyebilirim. Benim ve ailemin beslenme şeklini etkiledi.. En temel önerisi olan rafine gıdaları hayatımızdan çıkardık, ya da elimizden geldiği kadar elimine ettik. Keskin sınırlarım çerçevelerim olmasa da, yuvarlak çerçeveler dahilinde, gazlı içecekler, asitli - hızlı şekerler içeren meyve, pasta, meyve suyu vs şeyleri yememeye çalışıyorum. Adında diyet içeren her türlü gıdayı, diyet bisküvileri, cocopops - kellogs vs.yi çöpe attım. Vallahi attım. Dolaplarımı buzdolabımı da yavaş yavaş arındırıyorum.
Hergün posa ihtiyacıma yardımcı olması için bir dilim ekmek yiyorum (genelde kendi yaptığım tam tahıllı ekmekten).. Bir bilemedin iki porsiyon meyve yiyorum. Sık sık abur cubur yemiyor, çok acıktıysam kuruyemiş - kurumeyve yiyorum.
Kendimi zorlamıyorum, keyfime bakıyorum.
Sanırım ilk defa amacım kilo vermek değil. Şaşırtıcı, evet, ama sağlıklı beslenmek!!
Not: Bu arada, göbeğimin çevresinde birikmiş (Karatay hocanın tabiriyle) simitleri kafama takmıyorum ama eridiklerini görünce de seviniyorum :)
2 yorum:
sanki beni anlatmissiniz :))) ust beden olarak 38 olmama ragmen , gobegimin havasi inmis balon gibi olmasindan dolayi kirk beden giyiyorum. kime kilo vermek istegimdeb bahsetsem deli oldugumu soyluyorlar :)))) Aslinda ramazan sonunda gobegim epey gitmisti.hatta can simitlerimde kismen erimisti.iftar saati gec oldugundan ve iki lokmayla tikandigimdan , tatli hic bir sey yemez icmez olmustum.bu programa donmek en dogrusu olacak sanirim :)
sanki beni anlatmissiniz :))) ust beden olarak 38 olmama ragmen , gobegimin havasi inmis balon gibi olmasindan dolayi kirk beden giyiyorum. kime kilo vermek istegimdeb bahsetsem deli oldugumu soyluyorlar :)))) Aslinda ramazan sonunda gobegim epey gitmisti.hatta can simitlerimde kismen erimisti.iftar saati gec oldugundan ve iki lokmayla tikandigimdan , tatli hic bir sey yemez icmez olmustum.bu programa donmek en dogrusu olacak sanirim :)
Yorum Gönder