Buyrun, ben

Buyrun, ben

22 Ekim 2008

Doktor olmak için 10 neden


Foto postla ilgili değil... Yaşama sevinci ile ilgili.

Bu postu yazmak ne zamandır aklımda vardı; neden yaptım ben bunu kendime, neden dr oldum diye sorup dururken bir bakayım nedenmiş demiştim....
(Bunlar bir cerrahi bölüm asistanı olarak benim deneyimlediğim ve yaşadığım şeyler, kendi uydurmalarım yani hehehe)

1. Kendine iyi bir yatak almana gerek yok, çünkü gecelerinin yarısında uyumak için bu yatağı değil hastanedeki bulduğun herhangi bir yeri – çekyat, hasta yatağı, sedye… kullanacağın için yatağa verdiğin para boşa gider.
2. Kuaför masrafı yok, saçını kırmızıya boyatmak istesen de boyatamazsın çünkü ameliyathane bonesinin altında saçın görünmez..
3. Makyaj yapmana da gerek yok.. Maske onu da saklar. Makyaj malzemesi masrafı da yok yani..
4. Yeni kıyafetler almana gerek yok. Sabah üstüne ne giyersen giy önlüğün altında görünmeyeceğinden bir süre sonra kot tişört çemberine girer ve çıkamazsın.
5. Çocuk yapmasan iyi olur (e bu da bişiy, böylece otomatikmen birçok dertten kurtuluyorsun). Mesela, çalışan bir annenin sabah işe gidip akşam gelmemesi açıklanabilir bebeğe ama haftada en az iki kez sabah gidip iki gün gelmemesi, gece evde olmaması çok zor açıklanabilir (sen git doğurttuğun bebeklerin annesi ol bizzat duyulmuş bir laftır)
6. Ev almana gerek kalmıyor çünkü pek gidemiyorsun.. Ama komşu alsan fena olmaz, çocuğuna bakar arada yemek falan yapar..
7. Haftasonları, bayramlarda, yılbaşında nöbetlerin olduğundan öyle seyahat, tatil, yok vizeydi, pasaporttu, tur ayarla, bilet bul gibi sorunların olmaz.
8. Kurban bayramında kurban masrafın yok çünkü nöbette olduğundan kurban kesemezsin.. Bir gün nöbet bir gün evde uyku, bir gün nöbet birgün uyku.. Bayram bitti zaten!
9. Büyük ekran televizyon, DVD player, müzik seti gibi masraflara girmezsin, evdeysen de dinlenme modunda olduğundan seyredip dinleyemeyeceksin zaten.
10. Telefon faturası az gelir, ya ameliyatta ya da uyuyor olursun zira, telefonla konuşmaya da vaktin olmaz.

Not 1: Berna, ÖDÜL için teşekkürler... Ben de blogumu okuyan herkese (kim olduklarını çoğunlukla hiiiiç bilmesem de) devrediyorum bu ödülü...

Not 2: Bugün bir hayat kurtardım. Tek başıma değil, iyi, işini seven, insanları seven, bir hayat için saniyelerin önemini bilen, kendi ve bebeğinin hayatı tehlikede bir anneyi titiz bir aceleyle 10 dakika içinde ameliyata hazır eden bir ekiple.. Bize çok geç ve nedensiz sevkedilmesi nedeniyle bebeği kurtaramadık. Yüksek dikkatle erken tanı ve yeterli acil müdahale ile anneyi kurtardık..
Farkında mısınız, bir hayat kurtardık, bizim işimiz ne güzel dedim...

Cevap: Hastanın kocası acilde hastayı muayene eden ve ameliyathaneye kadar eşlik eden, endişe eden, acele eden, strese giren, daha çabuk üst kata çıksın diye sedyeyi iten ellere yardım eden, cep telefonuyla ekibi arayarak daha çabuk alertness oluşturan doktoru dövdü.

Cevabın sorusu: Neden?

20 yorum:

firdevs dedi ki...

benim hayatta yapamayacagim meslek doktor olmak ...

aslinda sizin mesleginiz nobetsiz olsa heyecan verici gibi :) hergun yeni hayatlara taniklik ediyorsunuz .

ben sizin sayfanizi aslinda taa siz hamile olmadan once okumaya baslamistim :) nedense ilk kez yorum yaziyorum ! :)

guzel gozlu damla'yi cok opuyorum :)

ÇAğ dedi ki...

Merhaba Hayal
Ayakkabıları unutmuşsun.Ya sabolar(hiç sevmem giymeyi) yada en ortopedik en rahat spor ayakkabı kültürü oluşuyor bir anda.Topuklu ayakkabı ise hiç bilinmeyen, giyenede gıpta ile bakılan objeler oluyor di mi.
Çağlayan

Gökşen dedi ki...

Aybala,
Tıp okuyabilmek başlangıçta standartlardan daha fazla zeka gerektirse de mesleğini hakkıyla devam ettirebilmek tamamen fedakarlık gerektiriyor. ve sen fedakarlık kavramını aynı zamanda annelik olgusuyla beraber yürütebildiğin için, okuduğum kadarıyla herşeye yetişebildiğin için X2 fedakarlık gösteriyorsun. Doktor olmak için 10 neden ve 100'lerce başarılı sonuç. daha n'olsun :)

Pelin dedi ki...

Merhaba...
Ben de okuyorum blogunuzu, hem de çooook uzun zamandır.. Reader'dan takip ediyorum hayat koşuşturmasında kızınızla geçirdiğiniz sevgi dolu günlerinizi, Damla'nın Erin'le olan arkadaşlığını, gezilerinizi, Ferber'i uygulama konusundaki kararlılığınızı... Hepsini okuyorum, sizi çok takdir ediyorum, "çalışan anne" olmak çok zordur eminim, mesleğiniz gereği sizin bu zorlukları x2 yaşadığınızı düşünüyordum zaten, yazınız da teyidi oldu... Ama kızınız çok güzel, annelik çok güzel(olmalı diye düşünüyorum ve ben de olabilmeyi çok istiyorum), kutsal ve faydalı çabalar uğruna ayrılıyorsunuz Damla'dan ama onu da fiziksel ve ruhsal olarak hiç bir şeyden yoksun bırakmıyorsunuz, çok takdir ediyorum... Sevgilerimi gönderiyorum...
Not: Damla'nın mutfağına bayılıyorum :)

ebru dedi ki...

CANIMCIM İŞŞTE BİZİM MESLEĞİMİZ....ÇELİŞKİLERLE DOLU...EN HUZURLU OLMAN GEREKEN ZAMANDA BİLE İÇİNİ SIKIYOLAR İŞTE..BEN BÖYLE ZAMANLARDA YAPTIKLARIMA BAKIYORUM...HALA HUZURLUMUYSAM O ZAMAN SORUN YOK...O ORTAMI BİLEN BİRİ OLARAK EMİNİM SEN ELİNDEN GELENİ YAPTIN..KİM NE DERSE DESİN BEN SENİN İYİ Bİ DOKTOR OLDUĞUNU BİLİYORUM...BENCE HASTALARINDA BİLİYO ANCAK O OLUMSUZ ŞARTLAR HERKESİ KÖTÜ ETKİLİYO..AMAAAAANNNN ÇOK UZADI YAZACAK ÇOK ŞEY VAR AMA ŞUNU BİLİYORUMKİ MECBURİ HİZMETTE SIKIŞTIĞIM ZAMAN BİR TELEFONUMLA BANA YARDIM EDECEK Bİ ARKADAŞIM VAR.:))İYİKİ VAR...

ilkays dedi ki...

Her zaman derdim şimdi de diyorum. Çok kutsal hatta en kutsal iş bu hekimlik...Sen ve senin gibi mesleğinin hakkını veren insanları takdir etmemek mümkün değil. Bir canı kurtarabilmek, hastaya şifa vermek veya yeni canlara vesile olabilmek...Cennete gitmelisiniz! :)

ÇAğ dedi ki...

Bir doktor arkadaşım ssk acilde çalışırken hastası öldüğünde hemen orayı terk ederdi yakınları dövmesin diye:( Her akşam bir doktor şiddete maruz kalırdı. Ne kadar üzücü ne kadar zavallı bir toplum, can güvenliğimiz yok, güvenlik yok, her an tacize maruz kalma riski var maalesef
(sizin branşda yoktur herhalde).

hayal dedi ki...

Firdevs, keşke nöbetsiz olsaydı, bu kadar ağlamazdım inan hahaha :)
Çağlayan, ne kadar doğru nasıl unutmuşum, bir topuklu ayakkabım var numunelik, 10 yıldır eskimedi giyilmemekten :)
Gökşen, teşekkürler... Keşke gerçekten herşeyi başarabilsem...
Pelin, teşekkürler :) Hiçbirşey zahmetsiz elde edilmiyor.. Dİlerim siz de kavuşur meleğinizi kucağınıza alırsınız...
Ebruuu... nerdesin özlediiimmm...
İlkay.. ne kadar iyimsersin! Ah nerde o günler! :)

bgm dedi ki...

Hayal,
ne kadar zor bir işiniz var, yaşamadan gerçekten bilmek zor... Ama zorluğu kadar kutsallığı da var... Bizim okulda hocamızın teki şöyle demişti "bir adam ya doktoru ya da mimari öldürür".. :))
Allah size kolaylık, hastalarınıza sabır versin..

Adsız dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
hayal dedi ki...

Burası benim hayal alanım... Kimsenin burada bana hakaret etmesine izin vermem.
Beğenmeyen buyursun gitsin.. Zorla okunmuyor değil mi?
Bana yorum yazmak isteyenler, önce isimlerini öğrensin -adsız yorum yapmak yiğitliğin şanında var mı?- sonra okuma yazmayı ve dilbilgisini öğrensin sonra karşıma çıksın.

aysema dedi ki...

İlk kez geldim.
Her zaman gelebilmek için takip ettiklerimin arasına alıyorum sizi.

İyi ki varsınız ve yazıyorsunuz...

Sevgiler.

Elif dedi ki...

Liste süper olmuş, bu yoğunluk , çaba ve başarı ancak bu kadar ti'ye alınır... Çalışan bir anne ve ailesinde bol doktor olan biri olarak hem takdir hem de saygılarımı gönderiyorum...

Adsız dedi ki...

merhaba,
kesinlikle yanlıs anlamayın.
çok güzel bir aileniz ve çevreniz var gerçekten.bunun için sizi kutlarım.gerçekten sevindim böyle bir aileyi görmekten.bildiginiz gibi gunumuz interneti gerçektende tehlikeli.yani anlatmak istedigim kişisel bilgilerini yada yasam tarzını internette yayınlamak ve paylasmak eskidendi.çünkü eski zamanlarda bu yeni çıkan tehlikeler yoktu.şu anda bilgileriniz her türlü alanda aleyhinize kullanılabilir.bloggerda varmı bilmiyorum ama bu tür sayfalarınızı üyelik sistemi ile giriş yapan kullanıcılar görebilirse en azından daha güvenli bir şekilde bilgi paylaşımı yaparsınız.bunları söylüyorum çünkü ben böyle bir tehlikeye maruz kaldım(hemde hiç tanımadıgım biri tarafından).
tekrarlıyorum kesinlikle yanlış anlamayın.sadece bir öneride bulunayım dedim.umarım bunları yazmakla dogru bişi yapmışımdır.
bir dost diyelim....

Adsız dedi ki...

bencede çok doğru selimişsiniz bende doktor olmak iatiyorum cerrah ama yapamam çünkü ben en ufak bir yaradan korkan biriyim kan gremem sizede tşk ederi byby

Ebru dedi ki...

Merhaba
ben bir ilköğretim öğrencisiyim ve 6. sınıftayım. Doktorlukla ilgili ödev araştırırken rastladım blogunuza. Çok ama çok keyif aldım okurken. Haaa. Adım Ebru Rüveyda. Size mesleğinizde başarılar diliyorum. Yüzümde bıraktığınız gülücükler için binlerce teşekkür...

Adsız dedi ki...

MERHABALAR
BENCE HAYATTAKİ YAPILMASI GEREKEN 100 İŞTEN BİRİ doktor olmak . ben DOKTOR OLMAK İÇİN YAŞIYORUM .kim ne derse desin bu benim EN BÜYÜK HAYALİM.ben ne olursa olsun yine de DOKTOR OLMAKTAN VAZGEÇMEYECEĞİM .ben hayat kurtarmak için yaşıyorum.bence bu mesleği insanları sevmeyen insanlar yapabilir.benim için aile falan önemli değil nasıl olsa bir gün onlar da seni bırakıp gidecek önemli olan benim HAYATIM. BEN ŞU ANDA 15 YAŞINDAYIM allahın izniyle HACETTEPE ÜNİVERSİTESİNİ BİTİRİP BU HAYALİMİ GERÇEKLEŞTİRECEĞİM.

kucuk doktor dedi ki...

Merhabalar benım 5 yasından berı tek ıstedıgım sey doktor olmak.kucukken en cok oynadıgım oyun doktorculuk. :) hala annemın sakladıgı oyun sırasında yazdıgım receteler var. Su anda 17 yasındayım. Ve bu sene unıversıte sınavına gırıcem. Cevremdekı herkes neden doktor olmak ıstıyosun dedıgınde verdıgım tek cevap “ben hayat kurtarmalıyım." Aılemde cok fazla doktor oldugu ıcın amelıyata da gırıp ızledım. Cerrah olmak cok ama cok bambaska bısey. Amelıyata gırerken sureklı sterılıze edılmıs terlıklerı degıstırmek bıle cok keyıf verıcı. Bunlardan da onemlısı masada sana ıhtıyacı olan bır adam var ve sen onu kurtarıyosun. Bır doktor ıcın cok gurur verıcı bır sey. Umarım seneye cerrahpasa tıp fakultesınde ogrencı olarak okuyor olurum. Yasca benden cok buyuksunuz ve belkı sıze bunu soylemem pek dogru olmaz ama sonucta sız o nobetlerı bılerek doktor oldunuz. Ve unutmayın nobetlerde kurtaracagınız hastaların kızınızdan daha cok ıhtıyacı var sıze. Bu yuzden nobetlerı pek sorun halıne getırmeyın :)

büşra dedi ki...

küçüklüğümden beri hep doktor olmak istemişimdir ama derslerimde başarısızımdır şimdi anlıyorum ki çalışırsan kolay hiçbirşey zor değil olan nasıl oluyor kendimi toparlıyorum ama bunu yapamamaktan korkuyorum hangi bölümü seçicem ben nasıl bir doktor olucam en önemlisi doktor olabilecekmiyim bunun için sizden yardım almam gerek sanırım pediatri bölümü benim için olmalı diye düşünüyorum ne yapmam gerk hangi lise hangi sınav...?

Adsız dedi ki...

Ben bu sene sınava girdim ve kendimi bildim bileli olmak istediğim cerrahlık mesleğine ulaşmak için gereken ilk adımda tökezledim.Ama yılmayarak bir daha deneyeceğim.Ne mühendislik ne öğretmenlik bana göre değil bu sene çok iyi bir mühendislik kazanabilirdim.Ama gitmedim.Ve ben seneye de kazanamazsam bu bölüm nerede olursa olsun sadece bunu okuyacağım.Ben cerrah olmak için doğanlardanım.Ve başarılı olacağıma inanıyorum.Bu sene sınıfımdan 10 kişi tıp istedi hiç biri kazanamadı ne mi oldu hepsi mühendislik okuyacak benim gibi aşık olanlaRSA TEKRAR DENEYECEK.Bu bir aşktır eğer aşkınızdan şüphe duyuyorsanız okuyamazsınız.Çünkü bu aşık olduğunuz dal sizi hep yanında görmek ister aynı gerçek sevgili aşkı gibi.Küçükken oyun oynamakla doktorlar dizisini beğenmekle istediğiniz meslek aşkı sahtedir bunu da unutmayın....