İlk hamileliğimde (ki kendileri çook zor gerçekleşmişti, çook uzun beklenti sonrasında, büyük umutlarla vs vs olabilmişti) hep merak içindeydim, nasıl bir şey, neler olacak, başıma neler gelecek diye.. Ara ara da ikinci nasıl olur acaba diye aklıma gelirdi.
Buyrun bakalım…
İlki meraklı, heyecanlı, araştırmacı, soruşturmacı, sabırsız….
İkincisi sakin çünkü kaynak kişi bizatihi kendimim. Öncelikle, nasıl bir şey olduğunu biliyorum, başıma neler geleceğini.. vücudumun ne hallere gireceğini.. neler hissedeceğimi.. neler yaşayacağımı.. Milyonlarca (hatta milyarlarca) sorum vardı, Allah’ım ne bitmek bilmeyen bir merak, okurdum araştırırdım, internet kazan ben kepçe, kitaplar alırdım, arkadaşlarıma sorup dururdum.. Peki şimdi ne olacak? Sonraki adım ne?
Bir de endişelerim vardı bitmek tükenmek bilmeyen.. Ya bir şey olursa… Ya sorun çıkarsa.. Erken doğarsa.. başıma bir şey gelirse.. bebeğime bir şey olursa..
Tabii ki şimdi komik geliyor, ama o zaman hiç de öyle gelmiyordu. Her gün ultrasonla kalp atışlarına bakıyordum, şimdi haftada bir belki iki haftada bir…
Bir de dış cephe boyası farkı vardı. İlkinde el üstünde tutulup, aylarca yediğim önümde yemediğim arkamda şişinip gezdim, hem kocam hem de ailemin her bir ferdi tarafından korunup kollanarak. Yan gel yat şeklinde dokuz ay :) Bir naz bir niyaz. Bardak kaldırmadan yerinden, gözetilip bakıldım adeta. Allah’ım ne güzel günlerdi :) Şimdi, benim de zaman zaman unuttuğum gibi, herkes de unutuyor sanki hamile olduğumu. Benden beklenenler, benim kendimden beklediklerim zaman zaman normal, hamile olmayan bir kişiden beklenenlerle aynı seviyeye çıkıyor. Bu da bende ve herkeste de hayal kırıklığı yaratıyor haliyle.. Sıkça, hamileyim ya, yoruldum, ya da uykum var.. diye açıklama yapmak zorunda kalıyorum! Ayrıca dana böceği de sürekli tepemde olduğundan, ona da, artık sen kocamansın kucağıma alamıyorum kızım, ya da yorgunum kuduramayacağım seninle kızım diyemeyeceğimden, desem de anlamayacağından, zaten ben de kıyamayacağımdan, zor geçiyor kısacası. Bir de, kendimin de kendimi el üstünde tutmadığı gerçeği var. Bu ikinci hamileliği beynim ve dahi vücudum “bir durum, hayatın bir hali” olarak kabullenmiş durumda. Bu bağlamda, yedinci sekizinciyi doğuranları anlıyorum. Bu “durum”la yaşamaya alıştıktan sonrası kolay.. Hele de bulantı, ağrı, kanama gibi sıkıntıları ve daha da önemlisi bebeklere nasıl bakılacağı endişesi yoksa!
İki gebelik arasındaki önemli bir fark dayanamadığım başağrıları.. Anevrizmam falan olmadığını umuyorum, hocam ben nasıl bakacağım iki bebeğe diye çok düşünüyorsun, ondan ağrıyordur diyor :) Geçen sefer almadığım kadar kiloyu bu sefer ilk dört ayda alıverdim… Sanırım çok önemsemedim kilo meselesini, yiyorum ha babam. Bir de karnın daha çabuk büyümesi meselesi var. İkinci gebeliklerde hem (neden bilmiyorum) bebek hareketlerini çok daha çabuk hissediyorsun (ilkinde: 20 hafta, ikincide 17 haftada hissettim) hem de karnın çok daha çabuk büyüyor. Benim şu an 18 hafta ama ilkinde 24 – 26 haftada olduğu kadar koca bir karnım oldu. Nedenlerini biliyorum: İlk gebelikten zaten kalan göbek yağları, progesteron etkisiyle hababam şişen barsaklar, karın kaslarının ilk gebeliğe bağlı gevşemesi ve sezaryende kesilmesine bağlı diyastaz denen durum (karnın dışarı sarkması), daha fazla alınan kilolar, vs. Kısacası şiş göbek olduuuum!
İkinci gebelik daha ekonomik geçiyor, en azından bende öyle. Bir kere sanırım hevesim geçtiğinden ya da yorulduğumdan, biraz da gerçekten bebek mağazalarını dolaşacak vaktim olmadığından, çılgın gibi alışveriş yapmıyorum.. Daha şimdiden tulumlar, badiler, bebek odası eşyaları, oyuncaklar, hamilelik kitaplarıyla dolmuştu ev ilkinde. Şimdi ise bir çöp bile almadım diyebilirim (ki cinsiyet farklı olduğundan çokça kıyafet almam gerekecek, erkek bebişe uygun bir body bile yok evde ühü ühü). Yani bu da kız olsa iyice bedavaya gelecekti. Burada şöyle bir teoremim var: Mesela ablasının giysilerini giydirdiğimiz, biberonlarını kullandığımız gibi, ablasının okuluna da göndersek bedavaya okutamaz mıyız? Hehehe.. Tek akıllı benim ya :)
Sonuç: Çok çok mutluyum. Çok çok şükür.
4 yorum:
Okudukça ikinci çocuğu yapsam mı bir an önce diye düşünmeye başladım. Ordan öyle olmayabilir ama burdan çok heyecanlı:)
Beni de heveslendirdin bak simdi :D
Basagrilarinin en kisa zamanda bitmesi dilegiyle.
ben de ikinci bebegime 12 haftalik hamileyim ama ilkinden 6 yil sonra. benim de gebeliklerim cok farkli geciyor.
1- ilk gebelikte fazla bulanti cekmemistim. bu gebeligimde ilk aylar korkunc gecti. surekli pasli demir yalamisim gibi bir tat ve bulanti ile gezdim. en sevdigim yiyeceklerden nefret eder hale geldim.
2- surekli haslama patates, cubuk kraker ve yogurtlu makarna yemekten (mideme tek iyi gelen seylerdi) feci kabiz oldum. progesteron yuzunden greve giden barsaklarim nedeniyle sahdim, sahbaz oldum diyebilirim.
3- ilkinde bol bol uyurken, bunda uykusuzluk cekiyorum.
4- kizimda agri nedir bilmezdim. bunda benim de cok basagrim oluyor. uykusuzluk sebeplerimden biri de bu. gecen gece kafami duvarlara vuracaktim. ben doktorumun tavsiyesi ile parasetamol kullaniyorum dayanamadikca.
5- kizimda hersey planli programliydi. aylar oncesinden folik asit baslamistim, testlerimi yaptirmis, dislerime baktirmistim. bu vatandas surpriz oldugu icin, testi birak, saclarimi boyattim, agri kesiciler, saraplar ictim bilmeden.
6- kizima hamileyken kraliceler gibi el ustunde tutuluyordum, simdi kimse kazimiyor. kendim bile hatta. doktor kontrollerine kos kos yalniz gidiyorum. oncekinde esim heyecanla her kontrole gelirdi.
7- kizima hamileyken, aman dengeli besleneyim, sutumu, yumurtami, cevizimi eksik etmeyeyim diye homini girtlak yiyordum, bunda bazi ogunleri atladigimi acikinca farkediyorum.
8- kizimda ilk 3 ayda 5 kilo almistim, simdi ilk 3 ayi yarim kilo ile tamamladim. sukurler olsun...
9- kisacasi bu garip kusum, Allah'a emanet geliyor dunyaya, biraz daha az ozenilmis gibi sanki, bilemiyorum, belki ilkleri abarttigimizdan boyledir. bu sfer daha tevekkel oldum. onceki gebeligimdeki pimpirikli, paranoyak hallerim benim de yok. aynen bazen senin gibi ben de unutuoyurm hamile oldugumu.
bazen kizima ortak getiriyormusum gibi icim sizliyor. onun kadar sevebilecek miyim diye endiseleniyorum. anne yureginin cok buyuk oldugunu biliyorum ama ne bileyim, ilk gozagrisi derler ya, kizimin yeri hep farkli mi olacak acaba diyorum...
Allah saglikla kucaklamayi nasip etsin.
Ben görmeyeli bayağı durumlar değişmiş :)) Çok sevindim..Tebrikler :)
Yorum Gönder