Buyrun, ben

Buyrun, ben

28 Kasım 2006

Neden mutsuzum.. nedeni var mı ki.

Bu gebelik psikozu mu yoksa? Ben neden mutsuzum?

Beni hayata bağlayan tek şey olan minik kalbimin hareketlerini hissetmek.. Onunla konuşurken bile sevinçten gözlerim ışıldayacağına gözlerim doluyor.
Mutsuzum.

Miniğime birsürü birsürü şeyler , giysiler oyuncaklar ayakkabılar eşyalar .. almak istiyorum ama yeterli param yok :(
Çalıştığım yeri ve insanları sevmiyorum. Hatta kendimi zorlarsam nefret ediyorum bile diyebilirim. Bunun nedenini de aramıyorum artık. Burada mutlu olmak için bir neden bulamıyorum zaten. İşe gelirken içimde insanlara günaydın diyecek enerjim bile olmadan geliyorum. Her sabah yeni bir işkence bana..

Ailem niyeyse anlamıyor, hep ben hatalıyım sanki, hep ben suçlu, her davranışımdan sonra bir tartışma çıkıyor. Artık davranmamaya karar verdim.

Sevgilim nereye kadar dayanacak bana, onu da bilmiyorum.
Bir an için babamın öldüğünü aklımdan çıkarabilsem keşke.

Mutsuzum.

Şöyle yeni bir başlangıç yapabilsem.. Yeni tanıştığım arkadaşlarım olsa (sevmemek için yüzlerce nedenim olmayan..), mesela Taksim'de bir kafeye gidip vakit öldürsem.
Aylardan sonra tekrar makyaj yapsam, saçımı tarasam, üstümü giyinsem.. Aynaya baksam, kaşlarımı aldırsam. Ayakkabılarımı temizlesem. Evimi temizlesem. Kendime (paraya kıyıp) yeni birşeyler alsam.
Meditasyona başlasam. Spora başlasam.

Mutlu olsam.
Keşke.

24 Kasım 2006

Yazacak birsey olmadıgından degil hayal kuramadığımdan

Bu aralar hayal alanımı ihmal edişim
yazacak birşeyler olmadığından değil
yaşayacak acılarım sevinçlerim de bittiğinden değil
Pek hayal kuramadığımdan.

17 Kasım 2006

Kelebek etkisi



İçimde minik bir kelebek var
Pır pır pır kanat çırpıyor
Pıt pıt pıt...

Minik kalbim babasiyla tanisti :)

Hani bazen olur ya, tam hayata dair iyi birşey, bir haber, sevinç isterken... birşey olur... ve siz çok mutlu olursunuz..

İşte bugün tam da babasi onu severken, güzel şeyler söylerken.. pıt... minik bir tekme... sonra pıt.. bir tane daha..

Sevildiğini anladı benim minik kalbim. İlk hareketini babasi onu severken yaptı..

16 Kasım 2006

Kendime acımaktan artık çözüm üretemiyorum hayatıma dair...

Eeee... İşte hayat denen oyun bizi nerelere getirdi..

Bundan bir buçuk sene önce, birgün poliklinikte otururken annem arayıp babamın hastanede olduğunu ve pek iyi olmadığını söylemişti... Hemen koşup gitmiştim.. O gece babam ameliyat oldu ve hayatımıza girdi bu hastalık..

Ben inancımı hiç kaybetmedim. İyileşebilirmiş gibi geliyordu, n iyi kemoterapileri alıyor, çok iyi bakılıyordu. İnop olması, karaciğerde metastazları olması, gitgide kötüleşmesi... İnanmak istemediğimiz acılara alıştırdı beni ve ailemi.

Bu arada çocuğumuzun olmaması da tuz biber.. Babacığım da görseydi torununu diye az ağlamadım. Herkes bana moral olsun diye, ooo... görür de sünnet bile ettirirsiniz diyordu, ama aslında herkes biliyordu.

Ben de biliyordum sanırım...
Her sabah dua ediyordum, hayırlısı olsun diye, hayırlısı buymuş.. Bu yüzden çok ağlamamaya çalışıyorum. Ama ne zaman babacığımınastanedeki son günleri gözümün önüne gelse kendimi tutamıyorum.

Daha önce hiç ölen birini görmemiştim.. Canımın yarısını hele hiç...

Şimdi ise kendime acımaktan, hyatıma geri dönemiyorum... Neden diye sormaktan kendimi alamıyorum. Neden canım babacığımın başına geldi bunlar? Neden öleceğini bilmeden, hep iyileşip hastaneden çıkacağını düşünerek, gözümüzün ölünde öldü, gitti?

Nefes aldı, aldı, gitgide yavaşladı nefes almaları...
Sonra kardeşim geldi, dedi ki, artık nefes almıyor.. Fırladım yerimden, aklıma ölüm de gelmedi ilk anda, çok tuhaf değil mi? Neden sonra, öldü mü dedim... Yüzünü açtım, bir kez daha baktım.... Canım, canım, babacığım.. Ağlayamadım bile o an... Minik kalbim de ağlamasın diye kendimi tuttum hep..

Şimdi ağlamak istiyorum oysa, hem de çok...

Bu satırları kendim için yazıyorum, gözyaşlarım olarak... Biryerlerde babamı çok sevdiğim asılı kalsın diye... Seni çok seviyorum babacığım. Mekanın cennet olur inşallah.

9 Kasım 2006

seni dogmadan uzmek istemezdim bebegim ama...

inan ki minik kalbim ben uzuldugumde senin de uzuldugunu biliyorum
elimden geldigi kadar uzulmemeye calisiyorum
ama ne yapayim hayat boyle...

senin dedecin, benim canimin yarisi babacim
artik yok