Ama beni etkileyen çam ağaçları oldu. Babam ormancı olduğundan çam ağaçlarının içinde büyüdüm denebilir, hatta çam ormanındaki yayla evimizi de aileden tek ben seviyordum da denebilir.
Bu nedenle, çoook büyük bir çam ormanının içine kurulmuş bu yeri sevdim. Bakınız, tropikal ormanda kurulmuş, safari yapabilirsiniz :))))
Hayvanları buyrun:
Gerçekten anlatıldığı kadar varmış.. Gerçekten Darıca'dakinden güzel, daha büyük, daha temiz, bakımlı. Ağaçların araları yemyeşil çimen. Akvaryumlar barınaklar temiz.
Neticede hayvanat bahçesi, bir yere kadar olabilir, ama nispeten doğal yaşam alanları yaratmak konusunda da başarılı. Yani gezerken içim çok sızlamadı, zavallı hayvanlar deyip durmadım.
Birçok hayvana ayrılan yer o kadar genişti ki, uzaktan göremiyorsunuz hatta. Mesela geyiklere koca bir tepe vermişler, koşup oynuyorlar, dürbünle gelelim dedim bir dahakine hatta :)
Çocuklarla vakit geçirmek için çok güzel bir ortam. Pazar günü olmasına, hatta yazdan kalma 27 derecelik bir sonbahar günü olmasına ve ileri derecede kalabalık olmasına rağmen rahatsız olmadık, geniş alan kalabalığı hissettirmedi. Ailecek vakit geçirmek için çok uygundu, ara ara hayvanları unuttuk hatta, şişme parkta zıpladık, çocuk parkında kumda oynadık, at bindik, yemek yedik, çimenlere serilip oynadık. Çocuk Hayvanat Bahçesi diye bir bölümde minik bir çiftlik kurmuşlar, her türlü çiftlik hayvanı var, orada onları sevdik (gerçi benim babaannemin çiftliğinde hepsi vardı ama artık onları göremeden büyüdükleri için :(
Kısacası, Antep'e geldiğinde sevgili okuyucu, seni ve minik böcünü ilk götüreceğimiz yer burasıdır :)